HazroDiyarbakır'ın kuzeydoğusunda bulunan küçük bir dağ ilçesidir. İlçenin güneyi ovalık kuzey kısmı ise çok dağlık bir yapıya sahiptir. Çevresine göre yüksekte bulunan ilçe merkezi daha fazla yağış alıp yazları daha serin ve kışları daha çok karyağışlı görülür.
Denizden yüksekliği 1030 m olan Hazro, Hacertum (Uzuncaeski) dağı eteklerinde kurulmuştur. İlçenin kuzeyinde Lice, Doğu ve Güneydoğusunda Silvan, batısında Kocaköy, Güneybatısında Diyarbakır kent merkezi bulunmaktadır. Karasal iklimin hüküm sürdüğü Hazro ilçesinin en önemli akarsuyu olan Zuğur Çayı, Zergüş mevkiinde doğarak Bismil ilçesi yakınlarında Dicle nehrine karışmaktadır.
İlçe sınırları içerisinde bulunan Terçil, Ayındar ve Mihrani kalelerinin kalıntıları yöre tarihinin çok eskilere dayandığını göstermektedir. Asurlular zamanında yörede kurulan “HATARO” adlı Tercil Kalesi’nden adını alan Hazro, ilk çağlardan buyana sırasıyla Perslerin, Makedonya Krallığını, Roma ve Bizans İmparatorluklarının idaresinde bulunmuştur. İslamiyet’in Anadolu’ya yayılmasıyla birlikte Halife Ömer zamanında Müslümanların eline geçen Hazro, bu tarihten itibaren bölgede kurulan Müslüman beylik ve emirlikler arasında sık sık el değiştirmiştir.
Türklerin 1015 tarihinden sonra Anadolu’ya yaptıkları keşif hareketleri sırasında uğrak yerlerinden biri olan Hazro, Malazgirt Savaşı’ndan sonra ilk Türk yerleşim yerlerinden birisi olmuştur. 11. yüzyılın sonlarına doğru Büyük Selçuklu İmparatorluğu’na bağlanan bölge daha sonra Selçuklulara bağlı Anadolu Beylikleri tarafından yönetilmiştir. 14. yüzyılın başlarında Anadolu’daki Selçuklu hakimiyeti sarsılınca İlhanlı Devleti’ne bağlı Mardin Artuklularının eline geçen yöre toprakları; 1393’te Timur’un Anadolu seferi sonucunda Akkoyunlu Devleti’nin idaresine verilmiştir. 1502 tarihinden itibaren Safevilerin eline geçen Hazro ve çevresi Yavuz Sultan Selim’in 1515’te başlattığı Mısır Seferi esnasında Osmanlı Devleti’nin yönetimine girmiştir. İlk önceleri Diyarbakır eyaletine bağlı bir sancak olan Hazro uzun bir süre bu statüsünü korumuştur. Tazimat devrinde Mustafa Reşit Paşa zamanında Silvan’a bağlı 63 köylü bir bucak haline getirilmiştir. Birinci Dünya Savaşı’na kadar bu durumunu koruyan Hazro, Güney Cephesinde görevli olan Mustafa Kemal tarafından ziyaret edilmiştir. 1917 (Rumi 1333) tarihinde bir alay askeriyle Hazro’ya gelen Mustafa Kemal, bölgenin ileri gelen beylerinden olan Mehmet BUDAK tarafından ağırlanmıştır. O günün savaş şartlarında da vatanseverliğini gösteren Mehmet BUDAK Mustafa Kemal ve askerlerine yiyecek, buğday, birkaç kesim hayvan, para ve altın vermiştir. Atatürk Cumhuriyetin kuruluşundan sonra Mehmet BUDAK’ın bu iyiliğini unutmamış kendisini meclise Millet Vekili olarak almıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder